BİZİ ENGELLEYEN ANA SORUNLARIMIZI KONUŞMAMIZ GEREKİYOR!
Bildirgede Deprem
İnisiyatifi’nin hazırladığı bölüm şöyledir:
BİZİ ENGELLEYEN ANA SORUNLARIMIZI KONUŞMAMIZ GEREKİYOR!
Geldiğimiz nokta itibariyle; mesleki olarak yapılacaklar, kentsel ve yapısal ölçekte yapılacaklardan önce, gerçek sorunlarımızla yüzleşmemiz çok daha önem arz etmektedir.
Deprem etkilerini
indirgenmesi amacıyla şimdiye kadar tekrar
tekrar anlatılmış çözümlerin hayata geçirilmesi noktasında önümüzü tıkayan
temel nedenleri sorguladığımızda, toplumsal olarak yüzleşmemiz gereken dört
ana sorunumuz bulunduğunu saptamış bulunmaktayız. Bu sorunlar;
ülkenin mevcut şehirleşme karakteri/ şehirleşememe karaktersizliği, iş
ahlakının zayıflığı, rant etkisinin normalleştirilmesi ve sorunun büyüklüğünü
algılama eksikliğidir.
Ülkenin
şehirleşmesinin homojen bir şekilde ve doğru planlama ile yapılması; sektörel
bazda çözümlerin üretilmesi gerekmektedir. Bursa özelinde sorunun çözümünü
mahallelerde ve kentsel dönüşümlerde değil belki Kütahya’da belki Orhaneli’de
aramamız gerekmektedir.
Her sektörde; hem
kamuda hem özelde ortak bir sorun olan iş ahlakının zayıflığı ile yüzleşmemiz
gerekmektedir. İnşaat yapım süreci
içerisindeki tüm aktörlerde(demiri bağlayan demirciden, kalıpçıdan, şantiye
şefliğindeki mimar-mühendisin pozisyonundan, müteahhitten, onay veren ya da
yıkmayan kamu kurumu çalışanlarından, hukukçulara kadar) de zayıflık mevcuttur.
Seçim öncesinde yapılan bu sempozyum aracılığıyla idari makamlarda görev almaya
niyetli kişilerden beklentimiz; ileride
onurlu duruşlar sergilemeleridir.
Ranta dönüşen
arsa payının inşaat maliyetlerine yansımasına da hiç şaşırmıyor oluşumuzdan da
anlaşılacağı gibi; rant normalleşmiştir. Arsa olmasıyla kat be kat değer
kazanan tarlalar; çıkar sağlama aracı olarak toplumun zararına neden
olmaktadır.
1999 yılından
günümüze terör ile kaybedilen kişi sayısı, depremlerde ölen vatandaşlarımızın
yarısı kadardır. Öte yandan 2022 yılında AFAD’a ayrılan bütçe; 41 bütçe
kaleminin 26. sırasındadır. Sorunun büyüklüğünü algılama eksikliği bulunduğu
aşikardır.
Ülkemizde şehir
merkezinden diri fay geçen 24 ilden biri olan Bursa’mızda, AFAD koordinatörlüğünde
hazırlanan İl Risk Azaltma Planı’na göre ilimizde merkez ilçeleri etkileyecek
olan fayın oluşturabileceği en büyük depremin büyüklüğü 6.9 olarak
belirtilmiştir. Öte yandan, 2030 Bursa Çevre Düzeni Planı analizlerine göre
yerleşik alanların %83’ü plan yapılmadan önce gelişmiş olan yer bilimleri
açısından sakıncalı alanlar üzerinde bulunmaktadır. Sonuç olarak 6.9
büyüklüğündeki bir depremin Bursa’daki şiddetinin çok büyük olma ihtimali
yüksektir. Beklenen depremin yarın mı, 5
yıl sonra mı, yüz yıl sonra mı olacağını ise bilemiyoruz. Bu sebeple yarın için
de, 5 yıl sonrası için de, 100 yıl sonrası için de afete hazırlık yapmaya
bugünden başlamamız gerekmektedir.
Yıkım etkilerini azaltmak için; arsa bedel komisyonları kurulması ve imar hareketleri sonucunda oluşan arsa rantının kamuya geri aktarımının sağlanması, kentsel dönüşümlerin 50 yıl sonrasındaki kentler için %50 daha kötü kentler yaratmak üzere olduklarının farkına varılması ve gerçek bir kentsel dönüşüm eylem planı yapılması, deprem sonrası ilk müdahale ve ilk yardım eğitimlerinin her vatandaşa ulaştırılması, bina kara kutuları geliştirilmesi (yapı mimari projelerinin , mevcut kullanıcı bilgilerinin, hastalık durumları ile kan grupları bilgilerinin saklandığı, depremde zarar görmeyecek rijitlikte metal kutuların çatı piyesleri veya bahçelerde konumlandırılması), şantiye şefliği alanında çalışacak mimarlar için nitelikli şantiye şefliği eğitim programlarının yaygınlaştırılması gibi eylemler ilk etaptaki önerilerimizdir. Konu ile ilgili daha kapsamlı önerilerimize şuradan ulaşabilirsiniz.
Tüm bu eylem önerileri
bir tarafa; ülkenin mevcut şehirleşememe karaktersizliği, iş ahlakının
zayıflığı, rant etkisinin normalleştirilmesi ve sorunun büyüklüğünü algılama
eksikliği olarak tanımladığımız gerçek
sorunlar ile yüzleşmediğimiz takdirde belirli periyotlarla Şubat Depremleri
sonrası yaşadığımız çaresizlikleri yaşamak zorunda kalacağımızı üzülerek belirtmek
sorumluluğunu taşımaktayız.
Yorumlar
Yorum Gönder